Farkındalık (mindfulness), köklerini Budist öğretilerinden alan,
aydınlanma ve bilgilenme yolunda önemli bir yere sahip spritüel ve
psikolojik bir beceri olarak kabul edilmektedir. Aydınlanmanın son
aşaması olarak kabul edilmektedir. Farkındalık, şimdiki zamanın ve
gerçekliğin (reality of things) dikkatli bir bilinçlilik halidir.Budha,
bir kişinin mümkün olduğunda sakin bir şekilde bedenini, duygularını ve
zihninin bilinçliliğini (awareness) devam ettirmesi gerektiğini savunur.
Farkındalık kavramı, psikoloji dünyasına ise, 1970li yıllarda, Jon Kabat-Zinn'in
çalışmaları ile girmiştir. 1974 yılında John Kabat-Zinn farkındalığı şu
şekilde tanımlamıştır: "Belirli bir yönde dikkatini vermek: Bir amaçla,
şimdiki zamanın içerisinde ve yargılamadan". (paying attention in a
particular way; on purpose, in the present moment, and nonjudgmentally.).
1979 yılında ise, Jonh Kabat-Zinn,
University of Massachusetts Medical Center'da kronik olarak hasta
kişilerin, fiziksel ve psikolojik semptomlarının tedavisindeve aynı
zamanda sağlık davranış ve tutumlarının pozitif yönde değişmesi alanında
uygulamak üzere, Farkındalık Temelli Stres Azaltımı (Mindfulness Based
Stress Reduction) programını bulmuştur. Bu programda acıyla baş etmek
için, beden tarama, aynı zamanda oturarak meditasyon kullanılmaktadır.
Bu programın sonrasında farkındalık temelli terapilere olan ilgi artmaya
başlamıştır.
Psikolojik bir kavram olarak farkındalık, Budist öğretilerdekine
dayanarak, dikkat ve bilinçliliğin odaklanmasını ifade etmektedir. Bu
kavramın psikoloji dünyasına girmesi ile birlikte, yapılan
araştırmalarda, özellikle anksiyete, depresyon ve stres seviyelerinin
düşmesi ve birçok psikolojik rahatsızlığın tedavisinde etkin bir işleve
sahip olduğu görülmüştür. Köklerini Budizm'den almasına rağmen,
psikoloji uygulamalarında din ve kültürden bağımsız olarak uygulandığı
kaynaklarda özellikle vurgulanmaktadır.
Günümüz dünyasında, modern yaşamda bir çok insan stres odaklı
düşünceleri nedeniyle zorluklar yaşamaktadır, farkındalık terapisi
kişinin bu düşüncelerle ve duygularla daha iyi baş etmesine destek olur.
Bu nedenle de Farkındalık Temelli Terapilerin kullanımı her geçen gün
gündelik hayatta ve Batı psikoloji dünyasında yaygınlaşmaktadır.
Yazan: Zeynep Şeker |